Bahçeli’den 29 Ekim’de “Tarihi Çıkış” Beklentisi: Alevi Açılımı mı Geliyor?
- Ayşe Kurt
- 16 Ağu
- 2 dakikada okunur

Ankara kulislerinde hükümetin Alevi açılımına yönelik kapsamlı bir paket üzerinde çalıştığı konuşuluyor. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Nevşehir Hacıbektaş’ta yaptırdığı külliyenin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nda açılması planlanırken, bu açılışta “tarihi bir çıkış” yapabileceği iddia ediliyor.
Habertürk’ten Fevzi Çakır’ın aktardığına göre, Cumhuriyet’in 102. yılına denk gelen bu adımın, toplumsal birlik ve beraberlik mesajı taşıması bekleniyor. Açılımın temelini, Cumhurbaşkanlığı Sosyal ve Gençlik Politikaları Kurulu Üyesi Dr. Ali Arif Özzeybek ile gazeteci Mehmet Çek tarafından hazırlanan 20 sayfalık “Milli Birlik ve Beraberlik Çalışması” raporu oluşturuyor.
Raporda Alevi-Bektaşi toplumunun sorunlarına yönelik şu öneriler yer alıyor:
• Cemevlerinin ibadethane statüsüne alınması
• “Alevi-Bektaşi İnanç Başkanlığı” adıyla Cumhurbaşkanlığı’na bağlı özerk bir yapı kurulması
• 2.105 cemevi görevlisinin rıza esaslı atanması
• Hazine taşınmazlarının tahsisi ve elektrik giderlerinin karşılanması
• Müfredata Alevi inançlarına saygılı içerik eklenmesi
• Aşure Günü’nün resmî tatil ilan edilmesi
• Madımak Oteli’nin İnsan Hakları Müzesi’ne dönüştürülmesi
MHP kaynakları, Bahçeli’nin yaptırdığı külliyenin “milli birliğin sembol mekânı” olacağını belirtiyor. Külliye; konferans salonu, kütüphane, kültür merkezi ve geniş bir meydandan oluşuyor. Proje, Hacı Bektaş Veli’nin hoşgörü ve birlik felsefesini yansıtacak bir buluşma alanı olarak tasarlandı.
Editör Yorumu
Türkiye’de “açılım” kelimesi, geçmişte birçok siyasi girişimin adı oldu. Kürt açılımı, Roman açılımı, şimdi de Alevi açılımı. Ancak bu kez kulislerde konuşulanlar, yalnızca bir reform değil; sembolik bir dönüşüm ihtimalini barındırıyor.
Devlet Bahçeli’nin Hacıbektaş’ta yaptırdığı külliye, yalnızca mimari bir yapı değil; siyasi bir mesaj taşıyor. 29 Ekim’de yapılması planlanan açılış, Cumhuriyet’in 102. yılında “birlik” vurgusuyla örtüşüyor. Özellikle Alevi toplumunun yıllardır dile getirdiği taleplerin bir raporla somutlaştırılması, bu çıkışın yalnızca sembolik değil, yapısal bir adım olabileceğini gösteriyor.
Ancak bu sürecin samimiyeti, uygulama gücü ve kapsayıcılığı belirleyici olacak. Cemevlerinin statüsü, kamuda ayrımcılıkla mücadele ve toplumsal hafızanın onarılması gibi başlıklar, yalnızca siyasi değil, vicdani sorumluluk gerektiriyor.
Bu açılım gerçekleşirse, Türkiye’nin demokratikleşme yolunda önemli bir eşik olabilir. Gerçekleşmezse, bir külliye daha yapılmış olur; ama bir toplumun umutları bir kez daha ertelenmiş olur.
Kaynak: Sözcü Haber Merkezi



Yorumlar