“Daltonlar” İddianamesi Tamamlandı: Yöneticilere 1281 Yıl Hapis İstemi
- Ayşe Kurt
- 15 Ağu
- 2 dakikada okunur
İstanbul’da faaliyet gösteren ve “Daltonlar” olarak bilinen suç örgütüne yönelik hazırlanan 1676 sayfalık iddianamede, örgüt yöneticileri hakkında toplamda 1281 yıl hapis cezası talep edildi. Gençleri hedef alan örgütün sosyal medya üzerinden örgütlenme stratejisi dikkat çekti.

105 Şüpheli, 63 Eylem, 1676 Sayfa
• İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, 105 kişi hakkında suçlama yöneltildi.
• 2 kişi “maktul”, 1 kişi “mağdur”, 78 kişi “müşteki” olarak yer aldı; 69 kişi tutuklu, 9 kişi firari durumda.
• Örgüt lideri olarak Beratcan Gökdemir, yöneticiler olarak Batın Can Gökdemir, Ahmet Mustafa Timo, Bünyamin Yıkar, Murat Özavşar, Murat Küçükyavuz ve Sinan Memi gösterildi.
Gençleri “Kamikaze Dronu” Gibi Kullandılar
• Örgüt üyeleri 15–20 yaş aralığındaki gençlerden seçildi.
• Gençlerin bilgisayar oyunları ve sokak suçlarını anlatan dizilerden etkilendiği, sosyal medya üzerinden intikam yeminleri ettikleri tespit edildi.
• Lüks yaşam ve silahlı videolarla gençler örgüte çekildi; bazıları “örgüt evlerine” yerleştirildi.
Suçlar: Cinayet, Yağma, Uyuşturucu, Haraç
• Örgüt, İstanbul’da silahlı saldırılar, hırsızlık, adam öldürme ve haraca bağlama gibi suçları tek elden yürüttü.
• Üç eylem stratejisi belirlendi:
1. Maddi durumu iyi kişilere yönelik haraç ve yağma
2. Hasım örgütlere silahlı saldırı
3. Taşeron olarak üçüncü kişilere yönelik eylemler
Rekor Ceza Talepleri
• Örgüt yöneticilerine ayrı ayrı 2 kez ağırlaştırılmış müebbet, 711’er yıldan 1281 yıl 6’şar ay hapis ve 230 bin güne kadar adli para cezası istendi.
• İddianamede, yöneticilerin diğer üyelerin eylemlerinden de sorumlu tutulduğu belirtildi.
Editörün Yorumu
Bu iddianame sadece bir suç örgütünü değil, dijital çağda gençlerin nasıl manipüle edilebildiğini de gözler önüne seriyor. Lüks yaşam, silah ve “abi” kültürüyle kurulan bu dijital cazibe, aslında bir şiddet tuzağı.
Gençlerin “kamikaze dronu” gibi kullanılması, sadece adli değil, toplumsal bir alarmdır. Bu örgütlenme biçimi, sosyal medya algoritmalarının ve dizilerin etkisini sorgulamayı gerektiriyor.
Adaletin sağlanması kadar, bu gençlerin neden bu yola sürüklendiğini anlamak da şart. Çünkü suçun kökünü kurutmak, sadece cezayla değil; eğitimle, farkındalıkla ve dijital etikle mümkündür.
Kaynak: Anadolu Ajansı (AA)



Yorumlar