Einstein’ın Beyni Neden Çalındı? Ölümünden 7 Saat Sonra Başlayan Bilimsel Skandal
- Ayşe Kurt
- 13 Ağu
- 1 dakikada okunur
Albert Einstein’ın beyni, ölümünden sadece 7 saat sonra izinsiz şekilde çıkarıldı. Patolog Thomas Harvey’in başlattığı bu olay, bilim dünyasında 40 yıl süren bir tartışmayı tetikledi.

17 Nisan 1955’te abdominal aort anevrizması nedeniyle hayatını kaybeden Albert Einstein, ölümünden sadece 7 saat sonra tarihin en sıra dışı tıbbi olaylarından birine konu oldu. Otopsiyi yapan patolog Dr. Thomas Harvey, ailesinden izin almadan Einstein’ın beynini çıkardı ve formalinle koruma altına aldı.
Einstein’ın vasiyetinde bedeninin yakılması ve küllerinin gizlice saçılması istenmişti. Ancak Harvey, beynin eşsiz yapısını inceleyerek Einstein’ın dehasının biyolojik izlerini bulmak istediğini savundu. Ayrıca Einstein’ın gözleri de çıkarılarak göz doktoru Henry Abrams’a teslim edildi.
Beynin Bilinmeyen Yolculuğu
Harvey, görevinden ayrıldıktan sonra Einstein’ın beynini kavanozlar içinde ABD’nin farklı bölgelerinde sakladı. 40 yıl süren bu “beyin yolculuğu” sonunda parçalar Princeton’a geri döndü. 1990’lardan itibaren yapılan araştırmalarda bazı yapısal farklılıklar tespit edildi:
• Ön lobda fazladan giruslar → soyut düşünceyle ilişkilendiriliyor
• El motor bölgesinde belirgin kıvrım → keman çalma yetisiyle örtüşüyor
• Parietal lob %15 daha büyük → matematiksel işlem kapasitesi
• Korpus kallosum daha yoğun → iki yarımküre arası güçlü bağlantı
• Dil bölgesinde düşük nöron → çocuklukta yaşanan konuşma güçlüğü
Editör Yorumu
Einstein’ın beyniyle ilgili bu olay, bilimsel merak ile etik sınırlar arasındaki çizgiyi sorgulatıyor. Dehanın biyolojik izlerini aramak, insan hakları ve vasiyet gibi temel değerlerle çatıştığında, bilim ne kadar ileri gitmeli? Harvey’in eylemi, bilimsel motivasyonla açıklansa da, etik açıdan hâlâ tartışmalı.



Yorumlar